Coğrafyamız
Hamas İle Mısır’ın İnişli Çıkışlı İlişkileri
Hamas’ın beslendiği hareket olan Müslüman Kardeşler Cemaati'ne hep kuşkuyla bakan Mübarek rejimi Hamas’a karşı da hep mesafeli olmuş ve ilişkileri hep soğuk tutmuştur.
Mısır mahkemesinin 4 Mart 2014 tarihinde alelacele ele aldığı Hamas dosyasını jet hızıyla hükme baÄŸlayıp hareketi ülkede yasaklaması, ona ait merkezlere el koyma kararı Hamas-Mısır iliÅŸkilerinde yeni bir aÅŸamayı baÅŸlattı.
Hamas’ın Mısır'la iliÅŸkisi devrik lider Mübarek döneminden Hamas’ın yasaklandığı tarihe kadar oldukça keskin dönemeçlerden geçti. Ä°liÅŸki adeta med - ceziri andırıyor.
Seçimle iÅŸbaşına gelen Muhammed Mursi’ye karşı yapılan darbenin ardından Mısır’daki askeri cunta Hamas ve Filistin direniÅŸine karşı tehlikeli, kötü ve dış destekli kararlar aldı.
Alınan son kararla Hamas hareketinin Kahire’deki bütün çalışmaları yasaklanırken, ona baÄŸlı kurum ve dernek çalışmalarına da yasak getirildi.
Mısır yargısının 25 Ocak devrimi esnasında cezaevlerine yapılan baskın ve baskınların ardından bazı Ä°slami kimlikli ÅŸahısların kaçmalarının saÄŸlanmasıyla ilgili suçlamaları Hamas reddederken, hakikatin ortaya çıkması için hareketin yaptığı iÅŸbirliÄŸi çaÄŸrısı ise Mısır rejimi tarafından karşılık bulmuyor.
DeÄŸiÅŸken iliÅŸkiler
Hüsnü Mübarek zamanında ikili iliÅŸkiler hep soÄŸuktu. Hamas’ın beslendiÄŸi hareket olan Müslüman KardeÅŸler Cemaati'ne hep kuÅŸkuyla bakan Mübarek rejimi Hamas’a karşı da hep mesafeli olmuÅŸ ve iliÅŸkileri hep soÄŸuk tutmuÅŸtur.
O dönemde Mısır istihbaratı Hamas'la ilgili kapsamlı bir dosya hazırlamıştı. Hamas’ın halk tabanının giderek güçlenmesi ve 2006 seçimlerini ezici çoÄŸunlukla kazanması Mısır’ın uykularını kaçırdı. Mısır'ın hiç de arzu etmediÄŸi bu süreç, Ä°slamî projeyle ortaya çıkan komÅŸusuyla kuÅŸku esası üzerine bir iliÅŸki geliÅŸtirmesine neden oldu.
Mısır’ın Filistin’de aldığı rol ve özellikle iç uzlaşı dosyasını bizzat üstlenmesi Hamas ile açık bir çatışma içine girmesini engellediÄŸi gibi, onu hareketin liderleriyle iliÅŸki kurmaya da zorladı.
Buna mukabil 25 Ocak devriminde Mısır’ın Hamas ile iliÅŸkilerinde olumlu geliÅŸmelerin baÅŸladığını görüyoruz. Muhammed Mursi’nin iktidara gelmesiyle bu iliÅŸki daha da güç kazandı.
Bu dönemde direniÅŸ ruhuyla hareket eden halkın büyük çoÄŸunluÄŸu Hamas’a açılımı özendiriyordu. Bunun sonucu olarak Hamas liderleri Mısır’daki CumhurbaÅŸkanı sarayında karşılandı, uzlaşı dosyasında hareketlilik yaÅŸandı ve Rafah sınır kapısının sürekli açılarak Gazze üzerindeki kuÅŸatma neredeyse tamamıyla kaldırıldı.
Ancak bu açılım, bu sıcak iliÅŸki Mısır Savunma Bakanı Abdulfettah Sisi’nin CumhurbaÅŸkanı Muhammed Mursi’ye yaptığı darbeyle son buldu.
Sisi’nin atadığı Mısır’ın yeni cunta yönetimi Hamas ile iliÅŸkileri sıfır düzeyine çekti. Hamas ile iliÅŸkiyi acı ve sıkıntı vermeye dönüÅŸtürdü. Bunun için bir taraftan Nahda ve Rabiatu'l-Adeviyye meydanlarında katliamlar yapıp Ä°hvan liderlerini tutuklarken, diÄŸer yandan Hamas’a dava açıp onu asılsız olaylarla suçlamaya baÅŸladı.
Yeni Mısır yönetimi Hamas’a karşı karalama kampanyası baÅŸlatırken, bir yandan da casusluk yapma, Mısırlıları öldürme ve cezaevlerini basıp teröristlerin kaçmasını saÄŸlama gibi dayanaksız suçlamalarla onu köÅŸeye sıkıştırmaya çalıştı.
Bütün bunlara paralel Mısır medyası iÅŸgal rejiminin de destek ve teÅŸvikiyle hareketi Mısır’da meydana gelen bazı olayların arkasında olmakla suçlayan yalan haberleri servis ederken, Mısır ordusu Gazze üzerindeki kuÅŸatmayı daha da ağırlaÅŸtırmak için Mısır ile Gazze arasındaki tünelleri bir bir yok etme operasyonları baÅŸlattı.
Mısır ordusuna baÄŸlı savaÅŸ helikopterlerinin Gazze semalarında tur atması, darbe hükümetinin 24 Åžubat 2014 tarihinde Ä°slamî Ä°ÅŸler Yüksek Konseyine baÄŸlı Kudüs Komisyonunu ilga etmesi, idareci ve üyelerini tutuklaması iÅŸi daha da karmaşık ve içinden çıkılmaz hale getirdi.
Åžirin görünme kararı
Birçok uzmana göre darbecilerin Hamas hareketini yasaklamalarının arkasında farklı hesaplar var. Kararı veren mahkemenin bu konuya bakması gereken mahkeme olmaması bu tespiti doÄŸrular mahiyette. Onun içindir ki karara ve kararı veren mahkemeye bakıldığında bunun yargı kararından ziyade siyasi bir karar olduÄŸu anlaşılacaktır.
Uzmanlara göre darbecileri böyle bir karar almaya iten en önemli etken, Mısır’daki darbecilerin Amerika ve Ä°srail’i ülkede çıkarlarını koruyup kollayacak en iyi güç ve kendileri için stratejik bir ortak olduklarına inandırma ve Filistin direniÅŸini Mısır halkı gözünde terörist olarak gösterme ve bunu ispat etme arzusudur. Darbe esnasında, darbeden sonra ve yapılan seçimlerde iÅŸgalci Ä°srail’in darbecileri açık ve gizli bir ÅŸekilde desteklemesinin nedenini de anlıyoruz.
Mısır’daki El-Vasat Partisine mensup ve meÅŸru yönetimi destekleme koalisyonunun üyesi Hatem Azam Hamas'ın yasaklanması kararının ardından yaptığı basın toplantısında, cunta liderinin Hamas hareketini yasaklamasının ardından iÅŸgal rejimi için stratejik bir ortak olmaktan çıkıp Siyonistler için milli kahraman aÅŸamasına geçtiÄŸini belirterek, Siyonist rejimin Amerika nezdinde kendisine ÅŸefaatçi olması ve Mısır liderliÄŸini kabul etmesi için Sisi’nin iÅŸgal rejimi lehine kısa süre içinde çok hızlı bir ÅŸekilde tavizler verdiÄŸini söyledi.
Kararı deÄŸerlendiren Filistin En-Necah Üniversitesi Siyasi Bilimler hocası Prof. Dr. Abdüssettar Kasım ise, Mısır mahkemesinin aldığı kararla Mısır yönetiminin Amerika ve Ä°srail’e güven mektubu sunduÄŸunu söyledi.
Kararı deÄŸerlendiren Ürdünlü araÅŸtırmacı yazar Hilmi El-Esmer ise ÅŸunları söyledi:
“Hamas Mısır’da resmi olarak yok ki yasaklansın. Hamas Mısır halkının ÅŸerefli ve onurlu insanlarının kalbinde var. Hamas'ın sadece Mısır’da deÄŸil hiçbir Arap ülkesinde resmi bir çalışması yok. O düÅŸüncesi ve projesiyle var. Onun için mahkemenin aldığı karar yok hükmündedir. Ülke içinde ve dışında bu kararın hiçbir önemi yok.”
Karar hukuki dayanaklardan yoksun
Birçok hukukçuyu göre Mısır mahkemesinin aldığı karar yok hükmündedir ve geçersizdir. Çünkü bu karar Mısır’ın geçmiÅŸ ve mevcut anayasasına aykırı olduÄŸu gibi, Hamas hareketini ulusal direniÅŸ hareketi kabul eden uluslararası anlaÅŸma ve sözleÅŸmelere de aykırıdır.
Uzmanlar Mısır yönetiminin Amerika ve Ä°srail’i razı etmek için böyle bir karar aldığına dikkat çekerek, davaya bakan mahkemenin de ilgili bir mahkeme olmadığını ifade ettiler.
Uzmanlar ayrıca, bir türlü meÅŸruluÄŸu yakalayamayan Mısır cuntasının Ä°hvan’ı ve ardından da Hamas’ı terörist ilan ederek Amerika’dan medet umduÄŸunu belirttiler.
DireniÅŸin suçlanması ve direniÅŸçilerin suçlu gösterilmesi çabası
Mısırlı hukukçular, Hamas’ın çalışmalarını yasaklayan çevrelerin hareketin Mısır’da bürosunun olmadığını bildiklerini ancak bununla olmayan bir ÅŸeyi kapatmakla aslında direniÅŸi suçlu göstererek bu konuda Amerika ve iÅŸgal rejimi Ä°srail’in görüÅŸünü yansıtmak istediklerini ifade ettiler.
Kararı deÄŸerlendiren Mısırlı siyasi bilimci Prof. Dr. Abdullah El-EÅŸal Mısır yönetiminden kararı uygulamamasını isteyerek, böyle bir ÅŸey yapması halinde büyük bir hata iÅŸlemiÅŸ olacağını belirtti ve ÅŸunları söyledi: “Mısır bu kararı uygularsa kıyamete dek gelecek hükümetleri bile etkileyecek tarihi ve stratejik bir hata iÅŸlemiÅŸ olacaktır. Mısır’ın stratejik çıkarı direniÅŸi desteklemektir. Tabi burada Ä°hvan ve Ä°hvan’a yakın her çevreye tavır ve düÅŸmanlık var. Mısır böyle bir adım atarsa öncelikle kendi ulusal çıkarlarına zarar vermiÅŸ olur. Onun için kanaatimce Mısır’ın direniÅŸi desteklemesi çıkarına olacaktır."
Karara tepkiler
Hamas hareketinin terörist ilan edilip çalışmalarının yasaklanması birçok Arap ve Ä°slam ülkesinin yanında uluslar arası insan hakları kuruluÅŸları tarafından da sert ÅŸekilde eleÅŸtirildi. Bu çevreler kararla doÄŸrudan Filistin direniÅŸinin hedef alındığını, direniÅŸin suçlu hale getirilmek istendiÄŸini belirterek, bu kararın Filistin halkına karşı insanlık suçu iÅŸleyen iÅŸgalci Ä°srail rejimine de sınırsız bir destek anlamına geldiÄŸine dikkat çektiler.
Mısır’ın bu kararla daha önce müdahil olduÄŸu Filistin uzlaşı dosyasına da darbe vurduÄŸunu belirten Mısırlı birçok cemaat ve hareket de kararı kınadı.
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Mısır’daki Cemaati Ä°slamiyye, kararın içinde bir çok tehlikeyi barındırdığını, mahkemenin bu kararla Mısırlıların vicdanını yaraladığını, iÅŸgal rejimi Ä°srail elçiliÄŸi Mısır’da bütün faaliyetlerini yürütürken Hamas gibi Filistin direniÅŸini esas alan bir harekete yapılan bu haksızlığın kabul edilemez olduÄŸunu kaydetti.
Müslüman KardeÅŸler Cemaati, gençlik hareketleri, meÅŸru yönetime destek koalisyonu ve Hürriyet ve Adalet Partisi liderleri kararın iÅŸgal rejimine destek ve direniÅŸi suçlar nitelikte olduÄŸundan kabul edilemez olduÄŸunu ifade ettiler.
Tunus En-Nahda Hareketi lideri RaÅŸid GannuÅŸi ise kararı kınayarak bunun zalim bir karar olduÄŸunu, Mısırlı yetkililerden bu karardan vazgeçmelerini istedi.
Filistin’de karara büyük öfke
Mısır mahkemesine en fazla tepki gösteren kuÅŸkusuz Filistin halkı, bu halkı temsil eden hareketler, cemaatler, partiler ve dernekler oldu. Hepsinin ortak kanaati bu kararla Mısır’ın temelde Filistin halkını toplu cezalandırdığı ve Mısır için bile ön savunma cephesi olan Filistin direniÅŸini hedef aldığıdır.
Karara tepki gösteren Hamas Siyasi Birim üyesi Mahmud Ez-Zehhar yaptığı deÄŸerlendirmede, “Mısır bu kararla Filistin davası, uzlaşı ve barış konusundaki gözcülük vasfını yitirdi” dedi.
Filistin Parlamentosu BaÅŸkan Yardımcısı Dr. Ahmed Bahr ise kararın Filistin davasına hizmet etmediÄŸini aksine iÅŸgale karşı Filistin halkının meÅŸru direniÅŸini hedef aldığını söyledi.
Karara tepki gösteren Ä°slamî Cihad Hareketi ile Halk KurtuluÅŸ Cephesi, bu kararın Filistin-Mısır iliÅŸkilerini zedeleyeceÄŸini belirttiler.
Fetih’in Mısır’ın kararına tepki göstermeyip, bunun yerine Hamas’ı suçlaması ise Filistin’de tepkilere neden oldu.
Henüz yorum yapılmamış.